beytepe'ye burcu'nun yanına giderken üniversite kampüsünün ortasında bir anıt görmüştük. altında da "timeo hominem unius libri" yazıyordu. şu demekmiş: "tek kitaplı insandan korkarım". yüzümüzde bir tebessüm kimimiz gerçek anlamıyla sadece tek kitabı olan/okuyan insan anlamını çıkartırken kimimiz tek kitaplı (dine inanan) insan anlamını çıkarmıştı. ne olursa olsun güzel ve büyüleyici bir söz..
diyarbakır'ın bizim için orta yeri olan hasan paşa hanının altında, daha doğrusu mahseninde, bir kitapçı var. yukarıda görünen kitapçı. inanılmaz güzel. kitapların istanbul'un marketimsi yerlerinden çok buralara yakıştığını düşündük. ankara kitapçıları da bir ayrıdır hani! neyse. oradan fotoğraflar efendim...
kitapçı üç koridordan oluşuyor. bu koridorlar hanın altını sarıp "U" şeklini alıyorlar. eskiden kervanların hayvanlarının bağlandığı yerlerde şu an kitap rafları var. han restore edilirken -kitapçının söylediğine göre- buradan 3500 traktör römorku moloz, pislik vs. çıkartılmış. harika da yapılmış.
aslında gerçekte yukarıdaki fotoğrafa yakın görünüyor kitapçı. loş yani. diğer fotoğraflar detay alsın diye yüksek iso ve uzun enstantene ile çekildiler.
gelenlerin oturup kitaplarını okuyabilecekleri yerler unutulmamış. ayrı bölmeler halinde kemerli odalarda oturuyorsunuz. oralarda ışık gayet iyi; yumuşak ve yeterli. hem de çay ve kahve servisi de yapıyorlar. tam kitap severlerin hayali bir yer..
çeken: ilkay
kitapçının bir diğer dikkat çeken yanı ise kitapların konulara göre dizilmemiş olması. ilk sınıflandırma yayınevlerine göre yapılmış ki bu nitelikli kitaplara ulaşmak isteyenler için büyük kolaylık. sonra yayınevi içerisinde konulara göre ayrılmışlar. bir güzelliği daha var kitapçının. yayınevlerinde ve kitaplarda hiçbir ideolojik, siyasal, etnik, dinsel kısıtlama yapılmamış. mesela girer girmez qırık albümünü gördüm ama ali kaptı. ismini duyduğum ama hiç rastlamadığım kur'an-ı kerim tefsirlerini gördüm. tabi ki burada şafi yorumlar içeren çok sayıda din kitabı bulmak mümkün. isteyen kürt tarihini kürtçe kitaplardan öğrensin, isteyen ziya gökalp'in eserlerini okusun isteyen bakunin marx okusun. kürtçe kur'an tefsiri ve kütübis sitte gördüm ama kürtçe marx, bakunin yoktu. hani var mıdır diye kürtçe bookchin de baktım ama yokmuş :)
bu kadar reklamdan sonra baktım da adını hiç söylememişim buranın. adı ensar kitap kültür merkezi. iddialarına göre türkiye'nin en büyük kitapçısı. ben çeşitlilik açısından bu iddia doğrudur demiştim ama sayı açısından da öyleymiş. 800 metrekare lik alanda 100.000'i aşkın kitap varmış burada. açılış haberi için buraya tıklayınız . haberin başlığı iyi; "diyarbakır'da batı'yı kıskandıracak kitabevi". batıyı bilmem de ben çok kıskandım. çatır çatır çatlıyorum hatta...
21 aralık 2009
diyarbakır'ın bizim için orta yeri olan hasan paşa hanının altında, daha doğrusu mahseninde, bir kitapçı var. yukarıda görünen kitapçı. inanılmaz güzel. kitapların istanbul'un marketimsi yerlerinden çok buralara yakıştığını düşündük. ankara kitapçıları da bir ayrıdır hani! neyse. oradan fotoğraflar efendim...
kitapçı üç koridordan oluşuyor. bu koridorlar hanın altını sarıp "U" şeklini alıyorlar. eskiden kervanların hayvanlarının bağlandığı yerlerde şu an kitap rafları var. han restore edilirken -kitapçının söylediğine göre- buradan 3500 traktör römorku moloz, pislik vs. çıkartılmış. harika da yapılmış.
aslında gerçekte yukarıdaki fotoğrafa yakın görünüyor kitapçı. loş yani. diğer fotoğraflar detay alsın diye yüksek iso ve uzun enstantene ile çekildiler.
gelenlerin oturup kitaplarını okuyabilecekleri yerler unutulmamış. ayrı bölmeler halinde kemerli odalarda oturuyorsunuz. oralarda ışık gayet iyi; yumuşak ve yeterli. hem de çay ve kahve servisi de yapıyorlar. tam kitap severlerin hayali bir yer..
çeken: ilkaykitapçının bir diğer dikkat çeken yanı ise kitapların konulara göre dizilmemiş olması. ilk sınıflandırma yayınevlerine göre yapılmış ki bu nitelikli kitaplara ulaşmak isteyenler için büyük kolaylık. sonra yayınevi içerisinde konulara göre ayrılmışlar. bir güzelliği daha var kitapçının. yayınevlerinde ve kitaplarda hiçbir ideolojik, siyasal, etnik, dinsel kısıtlama yapılmamış. mesela girer girmez qırık albümünü gördüm ama ali kaptı. ismini duyduğum ama hiç rastlamadığım kur'an-ı kerim tefsirlerini gördüm. tabi ki burada şafi yorumlar içeren çok sayıda din kitabı bulmak mümkün. isteyen kürt tarihini kürtçe kitaplardan öğrensin, isteyen ziya gökalp'in eserlerini okusun isteyen bakunin marx okusun. kürtçe kur'an tefsiri ve kütübis sitte gördüm ama kürtçe marx, bakunin yoktu. hani var mıdır diye kürtçe bookchin de baktım ama yokmuş :)
bu kadar reklamdan sonra baktım da adını hiç söylememişim buranın. adı ensar kitap kültür merkezi. iddialarına göre türkiye'nin en büyük kitapçısı. ben çeşitlilik açısından bu iddia doğrudur demiştim ama sayı açısından da öyleymiş. 800 metrekare lik alanda 100.000'i aşkın kitap varmış burada. açılış haberi için buraya tıklayınız . haberin başlığı iyi; "diyarbakır'da batı'yı kıskandıracak kitabevi". batıyı bilmem de ben çok kıskandım. çatır çatır çatlıyorum hatta...
21 aralık 2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder