30 Mayıs 2013

topkapı & ayasofya

dün yüce devletlülerimiz müftünün duasıylan istanbul'un yeni gerdanının temel atma törenini icra ettiler allah'ın izniylen. köprünün asıl yapılma amacının ve bunun bedelinin ne olacağına dair potansiyel tartışmaların üzerini şimdiden ustaca bir manevrayla kapadılar. yine gündemi çok iyi yönettiler. kimse artık bu köprünün gerekliliğini, katledilen doğal ortamı, imara açılacak yeni rant alanlarını vesaire konuşmuyor artık. çünkü 'daha önemli' bir meselemiz var. 3. köprünün adı 'yavuz sultan selim' köprüsü olacakmış! köprüye en baştan beri karşı olanlar mecliste köprünün adının 'hacı bektaş veli', 'yunus emre' veya 'mevlana' olarak değiştirilmesi için teklif verdiler. kimi de tuttu dönem barış süreci, köprünün adı 'barış köprüsü' olsun dedi, öteki illaki isim mi olacak 'avrasya köprüsü' olsun dedi. malum çevreler ise 'atatürk köprüsü' olsun dedi. çok eğlenceli bir zaman. böyle de kabul ettirirler köprü'yü!!

ama hükümeti takdir etmek gerek. çok akıllı bir pr yönetimi. istedikleri gibi gündemle oynuyorlar. baka isim yokmuş gibi yavuz sultan selim ismiyle bir çok mesajı birden veriyorlar. bir ucu esad'a diğer ucu muhalefet partisine, olmadı alevilere, şiilere, nusayrilere, yetmedi islam birliğine, hilafete geçişe.. bir sürü mesaj aynı anda !! bir ay önceki reyhanlı'yı artık unuttuk mesela çünkü alkolü hadi neredeyse yasakladılar, gezi parkına daldılar, ağaçları söktürmemekte direnenlere şafak operasyonlarıyla gaz banyosu yaptırdılar. istedikleri gibi güdüyorlar gündemi... vay beee... 


bu bildiğimiz boğaziçi köprüsü. topkapı sarayından böyle görünüyor. sempozyum sosyal programının son günüde hocalarla beraber yine tarihi yarımada'yı turladım.. bir çok şeyi yeni gördüm. mesela şu köprüyü hiç karşıma almamıştım şimdiye kadar. burada o geziden bir kaç şey var işte... 

23 Mayıs 2013

istanbul '13


2013 sempozyumu nedeniyle yine istanbul'daydım. çalıştığım müstesna kuruluş sempozyumu örgütleme sürecinde yeterince yıpranmış olduğuma kanaat getirmiş olmalı ki sunumlar sonrası yapılan sosyal programa benim kalmam istendi. yalan len yalan :) yeterince ingilizce bilen eleman olmadığından istanbul turunda da görevliydim. iyi ki :)

13 Mayıs 2013

hıdrellez '13

malum mevsim konser, bayram, şenlik, etkinlik mevsimi. poposunda karıncalar oynaşan bünyeler için hafta sonlarını etkinliksiz geçirmek sümme haşa mümkün değildir. ben hayatımın hiçbir döneminde 'etkinlik insanı' olmadığım halde böylesi insanların peşine takılmakta da bir abes görmedim. takılan yalnız ben olduğum sürece! şimdi yanımızda bacak boyunu bulmaz bir çocuk, etkinlik insanıymış gibi yapıyoruz :)


ankara'da bilinen ilk hıdrellez şenliğine gittik (bu arada ben hıdırellez diye biliyordum doğru yazımını. hangisi doğru emin değilim. bildiğim tek şey ederlezi buralarda bilinen ve kullanılan bir kelime değil. artistik yapmayın!). mesele konsere gitmek değildi elbet; neşe'yi idare etmekti. öğlen 2'de başlayıp gece yarısına kadar sürecekti konserler. korktuğumuz az buçuk başımıza geldi. yine de pek uyumluydu yavrucak! ortama benden daha çok uydu bile denebilir aslında...

5 Mayıs 2013

asker gezmesi - izmir


memleketim dediğim yer izmir'e o kadar yakın olsun; ben her gittiğimi hatırlayacak kadar az gitmiş olayım; hayatımın belli dönemlerinde ne zaman ankara'dan kaçma fikrine kapılsam aklıma ilk önce burası gelsin; ama yine de kendimi o kadar uzak hissedeyim buraya... salaklıktan başka pek bir şey değil bu aslında. aliço'nun askerliği buraya düşünce bahane oldu da bir daha bu düşüncelere gark oldum. ha netice ne? yine var elde sıfır. yok ikna edemiyorum boklu ankara'dan bir exodusvari çıkışa ve izmir'e muzafferane bir girişe..  


aliço'nun geçici ikametgahı poligon'u zor bulduk. sonra onun her çarşı izninin zorunlu istikameti alsancak'a yollandık. hemen akşamları bar haline dönüşen sabah kahvaltıcılarına girdik. girdik de o yağmurdan azısıcık sakınabildik işte..