Kıskanılacak bir özgüvenle "yeterince İsa gördük" diyenlerin bu çok müthiş tespitine zayıftan da olsa artık gülmeyeceğim. Kimseye zorla kilise gezelim diyen yok. Bunu sarf edenlerin rahatsız olduğu asıl şey galiba senin kendince bir ilgiyle sağa sola bakıp bundan zevk alıyor görünmen. İyi de sen ben değilsin; benim ilgimi çeken senin ilgini çekmek zorunda değil; beni görünce heyecanlandıran şey sende aynı etkiyi yaratmıyorsa işte bu senle farkımız --lakin neden eziklik hissiyatı yaşıyorsun? Neden bunu yanındakine "sen de bi doyamadın İsa'ya - kiliseye" haline getiriyorsun ki? Herkes senin kadar x olmak zorunda mı?
|
pinterest |
Paris deyince başkasının aklına ne gelir bilmem ama ben bu şehri görmeden önce dahi aklım hep laiklik meselesindeydi. Fransız Devriminin o dillere destan yıkıcılığı, ikon kırıcılığı hatta anti-din zorbalığı. Dedikleri gibi hepimiz gittiğimiz yere yaşanmışlıklarımızı götürüyorsak, demek ki benim de Paris'i gezerken hassas yerim de burasıymış. Artık nedense?!
İşte bu başlıkta 3 kilise var. İkisi bildiğimiz kilise: İsalı olanlardan, biri de pek bilmediğimiz kilise: laik olanlardan. Buyurunuz içeri...